20 Eylül 2015 Pazar

Sana Gül Bahçesi Vadetmedim - Joanne Greenberg



Kitabın Özgün Adı: I Never Promised You A Rose Garden (1964)
Yazar: Joanne Greenberg
Çeviren: Nesrin Kasap
Yayınevi: Metis Yayınları
Yayın Yılı – Yeri: Temmuz 1996 – İstanbul (11. Basım) / 1. Basım: 1989, İstanbul


Genç yaşta geçirdiği akıl hastanesi deneyimlerini cesurca ve içtenlikle romanlaştıran Joanne Greenberg, bize, resmi olarak “akıl sağlığı yerinde olanlara” yani “normaller”e, hiç bilmediğimiz bir dünyayı gösteriyor. On altı yaşında genç bir kızın, yaşadığı topluma, çevresindeki dünyaya tutunamama ve kendi benliğine bile yabancılaşma süreci bu roman.

Romanın kahramanı Deborah, daha çocukluktan başlayan bir bunalımın pençesinde, kendine yeni ve gizli bir dünya yaratmıştır: “Yr Krallığı” dediği ve Yrece denilen gizli bir dilin konuşulduğu bir krallık... Burada Tanrı Anterrabae, Tanrı Lactamaeon, Tanrıça Idat gibi hayali dostları vardır. Deborah çok geçmeden, kendi söylemiyle bu krallığın “hem prensesi hem tutsağı” olacaktır.

Bir akıl hastasının, gerçek dünyadan kaçmak için yarattığı ve sonsuz huzuru, dinginliği bulabildiği bir cennettir Yr Krallığı. Aslında hayal kurmak, en yaygın savunma mekanizmalarından biridir. Lakin hayaller, gerçek yaşamla aramızdaki bağları koparmaya başladığında ve gerçekliğin üzerine çıkmaya başladığında, toplum tarafından “öteki”leştiriliriz ve sonuç olarak “deli” damgası yeriz. İşte genç Deborah, yarattığı hayal aleminde aynen böyle bir sonuçla karşılaşacaktır. Zihninde sakladığı hayali dünyayı başkalarına açık etmemek için beyninde “Sansür” adlı bir oluşum yaratacak, bu oluşum genç kızı giderek etkisi altına alacak ve “kuyu”nun en dibine kadar sürükleyecektir. Deborah'ın iç dünyasına indikçe, bir insanın çocukluk anılarının, korkularının, hatta ırksal geçmişinin (yazarın kendisi ve dolayısıyla Deborah Yahudi kökenlidir) insanın psikolojik yapısını ne derece etkileyebileceğini görüyoruz.

Deborah, Yr Krallığı'ndaki tanrılarla ve Sansür'le -aslında akıl hastalığıyla- çetin bir mücadeleye girecektir. Çünkü genç kız, normaller dünyasına dönmeyi hem istemekte hem de bu dünyadan korkmaktadır. Birbirine zıt bu iki duygu arasında bocalayacak, hastaneden kurtulmak ve sağlıklı bir “dünyalı” olabilmek için ruhuyla ve zihniyle çok zorlu bir savaş verecektir.

Romanda, akıl hastanesinin gerçekçi tasvirleriyle, akıl hastalarının dünyasıyla, hasta-doktor ilişkisiyle ilgili pek çok şey dikkati çekiyor. Deborah'ı normaller dünyasına adapte etmekte en büyük yardımcı Doktor Fried, akıl hastanesinin müzmin konukları Carla, Miss Coral, Lee Miller, Sylvia; Deborah'ın ebeveynleri Jacob, Esther ve kardeşi Suzy, kitabın diğer dikkat çekici karakterleri.

Kitap yayınlandığı zaman, eleştirmenler tarafından en çok eleştirilmiş yanı olan “biyografik” olması, aslında bir eksiklik değildir. Tam tersine, akıl hastalığını bilmeyen, bir akıl hastanesine hiç gitmemiş bir kişiden daha iyi bir anlatımı vardır Joanne Greenberg'in. Biyografik ögeler taşıması ise sanatsal yönünü hiçbir şekilde eksiltmemiştir.

Sana Gül Bahçesi Vadetmedim; yazarı Joanne Greenberg'in deneyimlerinden süzdüğü, akıl hastalığının, akıl hastanesinin ve akıl hastalarına karşı toplumsal bakışın romanı.

"Acıtma yalnızca kuramsal bir şeydir (...) Asıl acıtan şey, kendinden başka herkesin yaşamını yönlendiren güçlerce tekmelenip dışlanmak, yıllarca deli olarak yaşamak, kimseye bir şeyi anlatıp kendine inandıramamak. Ne zaman kuramsal bir tümör sancısıyla iki büklüm olsam, neden böyle bir sanı olamayacağını anlatacak bir profesör mutlaka çıkar. Ve nezaket gereği, farklı bir deneyime dayanan bir iki iğne yaparlar..." (sf. 211).



Yazarın Kişisel İnternet Adresi: mountaintopauthor.com



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder